Fatmagül'e Nasıl Hiç Ağlamadım? Teşekkürler Sana Kedi!

Peşinen söylüyorum, sonunda ne ağladım ne tek bir kılım yerinden oynadı. Bunun twitter'dan eş zamanlı paylaştığım üzere eve girmiş sapık kediyle burun buruna gelmiş olmamla yakından ilgisi var. Çünkü ben dışarıdan sinsice eve süzülen, beni 2 yıl boyunca kuduz kartı taşımaya mahkum etmiş or.spu çocuğu kedilerden deliler gibi korkuyorum.

Onun için şimdi en objektif yorumlarımı dinleyebilirsiniz.

Şunu anladım arkadaşlar, Ece Yörenç ve Melek Gençoğlu kardeşler zengin seviyor. Bakıyorum, zengin karakterlerin hepsinin bir derinliği var ve fakirler o kadar salak ki. Fatmagül'le nişanlısının "Seni çok seviyorum kızım" şeklinde özetlenebilecek sıkıcı aşklarından gerçekten kusacaktım. "Belinde kırmızı kurdelenle gelin olacaksın" kısmının tek açıklaması herhalde Fatmagül'ün belinde kırmızı kurdeleyle gelin falan olamayacak olması olabilir. Hele Fatmagül'ün o küçük tatlı hayalleri... Benim evim, benim tabağım, benim perdem. "Taç'ın sunduğu Fatmagül'ün Suçu Ne" olmayacak, anladık. Bu köylü zaten ne isteyebilir ki hayattan, bir evi olsun ister, bir de içmeyen kocası.

Yenge ilginç bir tip. Kötü sevici olduk milletçe diye önümüze koymuşlar da anlamadım yani, bu kadın bu kadar kıskanç, bu kadar hırslı da nasıl oluyor o bildiğin gerizekalı adamı seviyor? Zorla evlenmiş diyorlar, hiç de yemedim, ya resmen hayatımda gördüğüm en sağlıklı evlilik bunlarınki. 

Yalnız o milletvekili kızı Meltem'in düğün hazırlıklarında çalışırken hani şey dedin ya, "Biz de biliyoruz ne giyceğimizi ama, paranın gözü kör olsun!" O  an sana karşı büyük bir yakınlık hissettim sevgili yenge, böyle devam et.

Ebe Nine mi, hay allahım sizin klişenize ya... Kemal Sunal'dan beri bu yerlilerin arsalarını ucuza kapatmak isteyen iş adamı olayı bitemedi. Modern bir Don Kişot öyküsü diyebilir miyiz buna Ebe Nine? Siz sonuçta entellektüel birine benziyorsunuz. O köyde büyüdüğünüzden emin misiniz? Bana 50'sinden sonra fahiş fiyatlı Çeşme evlerinden birine yerleşmiş, ada çayı seven ve iliklerine kadar urban bir kadın gibi göründünüz de.

Zenginler, çok iyisiniz oğlum. Para kavgası, aile içinde nefret, çekememezlik, hah şöyle ya biraz insana dair şeyler görmek istiyor bu gözler. Reşat Yaşaran, evet let's talk some business. Biz Ziyagil'lerden hiç böyle görmedikti, aslında Adnan'ın gerçekten bir holdingi olduğundan bile şüphelerimiz vardı. Şimdi böyle otel, tapu, arsanın yerine kadar görünce hemen algılayamadım, ben iş hayatını "ihale" ve "toplantı" kelimelerini sık sık tekrar etmekle olan bir şey sanıyordum. Tecavüzcülerden Erdoğan da, iyi valla bütün gün azar, hakaret, üstüne tokadı da yedin, tebrik ederim tecavüz için bir sebebin var artık. Ya defolun gidin, bu ne böyle tecavüzcüye sempatim var benim şu anda, doğru bir şey mi bu sizce ha? Kerim'e açıkçası hiç yok. "Kerim aslında iyi çocuk" alt metninizi hiç karşıma getirmeye bile zahmet etmeyin, gerçekten o çocukta sapık bakışı vardı çünkü ben gördüm. Bu arada Engin Akyürek'in kendi sesi miydi o? Bana pek öyle gelmedi de.

Ses demişken, size yalvarıyorum iyi kalpli, sıkıcı halk oğlanlarına şu sapına kadar beyaz yakalı sesi dayamayın artık. Ezel'e bakıyorum gayet normal insan konuşması var, Ömer'in konuşmasına baksan TRT Ankara Radyosu. Nişanlıya da aynı sesten koymuşlar yemin ediyorum ben utanıyorum artık, balıkçı çocuğu Yekta Kopan gibi konuşturuyorsunuz. Ya getirin ben seslendireyim kalın benim sesim, çok iyi köylü konuşurum valla ya.

Süleyman Efendi'yi bile özledim biliyor musunuz? Bundan sonra perşembeleri gözümün nemlendiğini görürseniz, bilin ki Fatmagül'e değil eski dostlara ağlıyor olacağım. Sevgiler.