26 Haziran 2010

Aşk-ı Memnu'da Öldürmek İstediklerim TOP 5


İki elin parmaklarını geçmeyen sevgili okurlar,

Bu satırları derin bir acıyla kalbim burkularak yazıyorum. Evet, 11 yaşında Süper Baba'yı izlemeye başladığımdan beri televizyonda gördüklerini gerçek zanneden biriyim belki, ama inanın daha önce hiçbir şey beni Bihter'ime olanlar kadar yıkmadı. O kürek elli sarı surat nasıl hırpaladı çocuğumu. Sonra da geçmiş karşıma Kadir İnanır gibi... Öldü benim çocuğum anladın mı, öldü. Gözlerini koca koca açıp vurdu kendini. Çok fenayım dostlar. Çok fenayım, ama ben dibe vuracaksam sebep olanları da yanımda götüreceğim! Bu niyetle kendime ve size bir "Aşk-ı Memnu'da Öldürmek İstediklerim TOP 5" listesi hazırladım. Şimdilik öfke aşamasında olduğum için ancak bunu yapabiliyorum. 


#1 Nihal Ziyagil

Nihal... Aah, Nihal! 
Şu iki senenin nerden baksan bir buçuk senesi boyunca sana duyduğum sonsuz nefrete bir açıklama getirmem gerekirse; pek parlak bir insan olmadığın hâlde etrafındakilerden gördüğün koşulsuz desteğe bir gün olsun şaşırmamış olmanı, Behlül dendikçe sırıtmak tarzı gevşeklikleri hiç sorun etmemeni ve onca zenginlik içinde ancak Cemile kadar görgü ve zevk sahibi biriyken, Firdevs tarafından elinden tutulup iyi-kötü bir kılığına sokulduğunu hunharca unutmanı sebepler arasında sayabilirim. Hani senin için "tek nefeste sönüverecek bir çiçek" dedi ya Bihter, bak fiziksel yerden vurmak istemiyorum ama sen de narin bir çiçeksen... Açıkçası o yağlı dudak parlatıcıların ve dulcuk tipli vücudunla ben bu metaforu kafamda oturtamıyorum Nihal. Aklının yarısının uçup gitmesi ve makyaj yapmayı bırakmış olman ise bana asla yetmiyor. Neden sen ölmedin, neden, neden, NEDEN? 


"Allah kahretsin seni, herşeyseninyüzündenherşeyseninyüzündenherşeyseninyüzünden!"

#2 Rontçu. Beşir.


Bir insanın hastalığı ona acımama sebep olacağı yerde nefretimi katlıyor, bakar mısın şu işe. Beşir kardeşim, kardeşim dediğim lafın gelişi, sen bu gözlerinin altı morarıp dudakların nohut yemiş gibi beyazlamadan ve "tron tron öksürmek" alametifarikan hâline gelmeden önce de röntgenciliğinle olsun, beslemeliğinle olsun, hiçbir zaman sevmediğim biriydin. 21. yüzyılda boynu büküklerin son prensi. Sen gerçeği açıklayınca Adnan Bihter'i yerlerde sürükleyecekmiş falan, allah aşkına Beşir ya. Sen ve o dandik CD'n var ya, kaç perşembelerce bölüm başı en az yarım saatime mal oldunuz, umarım bu yüzden ayrıca cehennemde yanarsın. Sonra sen yataklara düştün ve niyeyse bu durum senin kendine ve zinaya karşı sürdürdüğün davaya olan inancında anlaşılmaz bir sıçramaya yol açtı. Pijamalar içindeki hâline bakmadan Bihter ve Behlül'ü "ahlaksız pislikler" dercesine devamlı bakışlarınla ezmeye çalışman ve ezilmişlere özgü o yamuk tebessümün yüzünden hiç gitmemesi, üstelik de bunların dünyanın en gerzek yaşam formu Nihal için yaşanması beni kahrediyordu. Ama Beşir, seni hiç affetmeyecek olmamın sebebi bunlar değil. Seni hiç affetmeyeceğim, çünkü sen ölü halinle bile Bihter'imin, benim yakamızı bırakmadın! Bırakmadın Bihter'in cenazesini bari doyasıya yaşayalım. Tabutunla, jenerikten apartılmış vesikalığınla ve Cemile'nin elinde paramparça olan selpakla yine araya girdin allahın belası. Herhâlde Yöreoğlu Kardeşler  de benim gibi hissediyor olmalı ki senin değil Bihter'in cenazesine katıldırlar. Seninkinde sadece aşağıdakiler ve Hilal Saral vardı. Gerçi bir de Matmazel vardı ve ben Matmazel'in Bihter'in cenazesinde benimle birlikte ağlamasını çok isterdim, işte görüyor musun bunun için de seni öldürmeliyim :'((

#3 Behlül Haznedar

Çocuğumu ölümlere sürükleyen Behlül... Her türlü hakareti hak ettiğin ve Allah'ın senin bin belanı vermesi gerektiği hâlde sen bu listenin neden en başında değilsin? Senden o kadar da nefret etmiyorum be Behlül. Yani ediyorum da, eskiden iyiydik, severdim seni pis bok. Hoş bir gamsızlığın vardı, boyunlarınla bellerin kalınlaşmamıştı, saçın başın yerindeydi. Sonra fiziksel avantajlarınla beraber bu piç duruşunu da kaybederek dünyanın en sümsük insanına dönüştün. Evden çıkıp duruyorsun diye ben senin doğru dürüst bir hayatın var, ortamların neşesi sensin sanıyordum, meğer bir bok yaptığın da yokmuş, gece kulüplerinde viski çerez eşliğinde adam gibi dikilip durmaktan başka bir numaranı görmedim.

Bak sana Before/After yaptım. Ne kadar acı olduğunu görüyor musun? Tamam, zaman zaman çok zevksiz tişörtler giymiş olabilirsin, ellerin bir ayının elleri olabilir, suratın yetişkin poposuna dönmüş olabilir, hatta kösele damat ayakkabılarını çıplak ayaklarına geçirmiş olmana bile katlanabilirim. 
Ama ikide bir Nihal'i alnından vantuzlamak ve onun masumiyetinde yıkanmak istediğine ilişkin beyanlarda bulunmak gibi günahlarını affetmeyeceğim. Onun o maydanoz yüzen bulaşıklı suyunda Bihter'le yaşanmışlıklarınızı mı temizliyorsun sen pezevenk? Sen değil miydin Bihter'in peşinden aylaaarca koşturan? 18. bölüm parfüm, 21. bölüm atölyede öpüşme, hepsini bir bir yazdım. Şimdi kızım öldükten sonra kırmızı parmaklarınla toprakları avuçlarsın. Hayvan! İnşallah, biri de seni kıçından vurur da ölürsün aşağılık.



#4 Cemile
Cemile, şimdi sana Nihal'le ortak noktalarınızı sayacağım ve sen neden bu listede olduğunu şıp diye anlayacaksın. Mesela ikinizin de etraftaki insanları haşlamak hususunda fazlaca cüretkâr olduğunuzu gözlemledim. Hepsi hepsi iki tane cüce, sizin neyinize bu kadar öfke ben anlamıyorum. Ayrıca gayrimüslümlere karşı tavrınızı doğru bulmuyorum. Sen Katya'ya, Nihal  de Matmazel'ciğime çok çektirdiniz. Hatırlatmak isterim ki bu topraklarda Gülhane Hatt-ı Hümayunu'yla birlikte gayrimüslümlerin hakları devlet tarafından güvence altına alınmıştır. Nihal'in de kafası bir şeye basmıyordu ama zengin mengin yine lafını dinletiyordu, sen üstüne bir de fakirsin. Nihal gibi o minik, tıkız vücudunla pıtır pıtır etrafta koşuşturman, işler çevirmeye kalkman, çok sakil şeyler bunlar. Biliyorum, sana bütün bunları yaptıran Beşir'in "özel arkadaşı" olamaman. Oysa konuşma bozukluğu olan baban ve Yeşilçam emeklisi annen dışında kimsenin seni sevmesi zaten mümkün değildi. Zararsız, iyi bir kız olarak anılman için tek bir şey yeterdi aslında: Kendini bilecektin Cemile, kendini. Şimdi senden nefret ediyorum ama ölmen şart değil, bir daha hiçbir dizide oynamazsan da olur.

#5 Adnan Ziyagil
Adnan senden nefret etmiyorum açıkçası. Ama Bihter ölünce ona biraz olsun sevgi göstermemen ve ondan hayatındaki bir "zehirli sarmaşık" olarak bahsetmen kalbimi çok kırdı. Şu nur yüzlü duruşuna bakınca insan senden olgun bir tavır bekliyor... Ki başka herhangi bir işe yarayacak bir ışığın yok, olgunluk da göstermeyeceksen seni iki sene koca diye niye çektik bilemiyorum. Hem Bihter seni hakikaten seviyordu bence. Ne kadar içliydi o yazdığı mektup, "Seviyorum seni, riya yok bunda yemin ederim" demişti. Kalpsiz adam. Ben yine de geceleri yatağında Bihter'i hatırlayarak üzüldüğünü düşünmek istiyorum Adnan. Ama senin ölmen lâzım. Çünkü Bihter'im orada kara topraklar içinde yatarken senin Nihal'le iyi kötü yeni bir hayat kurduğunuz fikrine katlanamıyorum. O salakla birlikte sen de ölmelisin Adnan, ölmelisinnn!

6 yorum :

deniz, ama başka.. dedi ki...

Ve ah o Bihter'in hayaletinin o odaları tak tak dolaşması, ah o boş evde gezmesi, ah ah ki en sonunda Adnan'ın yanına varmışkene kendisinden zehirli sarmaşık diye bahsedildiğini duyması, gidivermesi ahh!! O kadar uzağa gitme, bir başka ah ki yazık psikopatmasumsakindelimsirekbakışlarla banyolar yapması, o psikopatmasumsakindelimsirekbakışlar ki hayatta insanın kendisinin de sevdiklerinin de başına gelmesi fikrinin bile dimağımın alabildiği en şiddetli terör duygusuna sebep olur.. O güdük parmaklı, koca enseli, kırmızı suratlı, emsiz kıroya gözlerini kocaman kocaman açıp da "Beni, beni beni, beni beni!" diye sormaları. O duyguyla, o inanamazlıkla, o iğrençlikle, o ihanetle nasıl yaşasın ki Bihter'im... Topunuz ölün ülen! (ölün-ülen hızlı okunursa daha bi doğru!)

deniz dedi ki...

tüm deniz'ler bihter için birleşsin mi?

başak deniz dedi ki...

birleşsin denizim birleşelim.
ah bihter ah...

Desmotes dedi ki...

Deniz bu blogu cok basarılı buluyorum. Her gun acıp okumak istiyorum daha sık yaz lutfen olmaz mı?

Adsız dedi ki...

ya ben bunu arada bi açıp okuyorum. canım çekiyo. söylemek istedim :)
-Joo

deniz dedi ki...

canımsın :)